19:32
Elektrik kesildi.
19:35
Kesinti sonrası karanlığını
bulduğumuz ilk mumun fitilini yakarak yırttık. Bu seferkinin farkı ne?
20:13
Zaten şarjı az olan
telefonumun şarjı bitti ve kapandı. Ne zaman bir daha şarj edebileceğimi,
açabileceğimi, mesajlarıma bakabileceğimi, oyun oynayabileceğimi bilemiyorum.
Dışarıda fena bir sis var.
Elektrik olsa dahi göz gözü görmez. SİS filmini anımsatıyor bu durum bana.
Gerilim kaçınılmaz. Bu seferkinin farkı, önceki gibi bir başka şehirde elektrik
olduğu fikriyle teselli bulamıyorsun. Elektrik olan en yakın şehir kaç kilometre
uzakta?
Yıllar önce elektrik yokken
işler nasıl yürüyordu onu düşünüyorum. Filmlerde görüyordum fakat şimdi içinde
bulunduğumuz durum kafa kurcalayıcı. Revolution’ı ansıyorum bir anda. İşler
tabii ki o boyuta ulaşmayacak ama bir oyunu yaşıyor gibi hissediyorum. “Birileri
bizi delirtmeye çalışıyor.”
20:19
Bir anda gülmeye başlıyorum.
Kahkaha. Kahkaha. Kahkaha.
Düşündüklerimin hepsi
karışıyor. Sözcükleri bile şaşırır oluyorum.
20:24
Üst kata, dedemlerin yanına
gitmeye karar veriyorum.
Elimde mum, merdiven basamaklarını
çıkarken halen gülüyorum.
Dedem ve anneannem bir mumun
deli ışığıyla oturuyor. Alev gülüyor. Ben susuyorum.
İşler karışık galiba. Konu hakkında
zihnimde kurulacak bütün cümleleri de susturuyorum. Alevin kahkahası kafamı
karıştırıyor, oyunumu unutuyorum ve düşünmeye başlıyorum konu üzerine.
20:3-
Elektrik kesintisi bitiyor.
Tam olarak hangi dakikada geldi elektrik?
Tekrar kesilir mi?
20:41
Mumun deli alevinin
kahkahasını susturuyorum.
Alevi de, ışığı da deli bir mum o.
Alevi de, ışığı da deli bir mum o.
Telefonumu şarja takıyorum,
televizyonu açıyorum.
Bizi delirttiler mi?